
⁓POETRY/ŞİİRLER⁓

İbrahim Değilsin
İbrahim değilsin, yanarsın!
Leyla değilsin, ağlarsın!
Bir göçmen ruha koşar adım
Bağlanma, ararsın!
Fatma Betül Biçici

Akıl mantık işi değildi belki,
Akıl akılsıza gerekmez mi sahi?
Zeynep Yemişçiler

A Flower
A flower is awakened with a yawn,
With a fate sealed by an unknown
Ata Ediz

Hayattır Bizi Yaşayan
Eksikliğimdi en büyük fazlalığım
Belki de özgürlüktü bu.
Gonca Güzel

Your Scent
The reality that you made with me
Felt so good I still believe I was dreaming
Abdullah Junaid

Visal
Gönlüm seni istasyonda bekler,
Sen çiçeğini vereceğin vagonunu seç.
Ata Ediz

Suç Kimin
Belki de hiç kapanmaz hasret yarası
Ve,
Yakamızı bırakmayan kader karası.
Gonca Güzel

Yalnız İkimiz
seni ve bu tatlı musikiyi
bekleyen çok güzel yarınlar var şimdi
Nursel Öztürk

Unutmamak ya da hatırlamak seni
Yağmurdan sonra açan güneş gibi
Kanat takıp uçmak gibi
Kendi gölgesinden kaçan
Bir çocuğun heyecanı gibi
İbrahim Değilsin
İçimde koşan çocuklardan habersiz,
sessizce küstüm kendime.
Hıçkırık gibi çıkan sesimin yanında,
gözlerimden büyüyen bir yalan oldu,
ışık sızdırmaz ömrüm.
Mahcup gönlüm ağıt yakmadan evvel,
apar topar durdum kıyama,
Kerahat vakti uyumak gibi bir şeydi dilimdeki mayhoşluk,
Sızladıkça kanamayı beceremeyen bir yara...
Günler geçti,
Kervanlar göçtü,
Günahlar çoğaldı.
Alevi söndü, kıvılcımı gitti yüreğimin.
Sonra elleri nasırlı bir adamın kabalığı sindi Kalubeladan kalmış yeminime.
Düzeni bozuk anılarıma merhem sürdüm, nafile!
Kapı kapı dolaştım,
hayatın her çekmecesini kurcalardım
Kısılan parmaklarıma tarihi geçmiş avuntular sardım
yine de
Bulamadım bir çare
Beni şifasız bırakan tabiplere öfkeliyim.
Üfürükçüler, büyücüler ve hatta kocakarı usulü tedavi eden kırık çıkıkçılar,
kalbimi siz onaramaz mısınız?
Niçin demediniz bana ey eşraf,
gittiğin yol huzura varmaz diye!
henüz ben hiç ayrılmamışken huzurdan
Niçin seslenmediniz bana ta derinden!
"İbrahim değilsin, yanarsın!
Leyla değilsin, ağlarsın!
Bir göçmen ruha koşar adım
Bağlanma, ararsın!"
diye...
16.07.2022
Fatma Betül Biçici
Hayattır Bizi Yaşayan
Elle konulmuş gibi bulundu kimsesizliğim
Sordum içimde dolanan sokaklara
Ben kimim?
İçimin boşluğuyla dolu olan hayatım
Hiç kimseyle çevrili her yanım.
Eksikliğimdi en büyük fazlalığım
Belki de özgürlüktü bu.
Tepeye düşmek mi?
Dibe çıkmak mı?
Belki de yapraktır rüzgârı savuran,
Hayattır bizi yaşayan.
Gonca Güzel

Suç Kimin?
Hiç erimedi umduğum dağların karları
İçimdeki yaprakları savuran,
Sonbahar rüzgârı.
Suç kimin?
Belki de hiç kapanmaz hasret yarası
Ve,
Yakamızı bırakmayan kader karası.
Nereye gitsem,
Nereye baksam,
Ankara’nın gri sokakları.
Bambaşka olsa her şey,
Bitse artık içimizdeki yaşam tasası,
Bitse tüm ruhların yarım kalmışlığı.
Değişmez çevirdiğimde göğe başımı,
Bulutlarda sohbet arayan gözlerimin yalnızlığı.
Gonca Güzel
Su dersin akar gider.
Güneş istersin akşama söner.
Hiç bitmesin dediğin an’a aitsen eğer,
An’ın sahibi seni ister.
Seni terk edip vazgeçmiyorsa şayet,
Senden de bir parça sabır bekler.
Bekler ki arayasın,
Bekler ki kavrayasın,
Yanıp kül olurken harlı aşk ateşinde,
Gerçek benliğinden bir yudum alasın.
Akıl mantık işi değildi belki,
Akıl akılsıza gerekmez mi sahi?
Hiç cesaret edenle etmeyen bir olur mu?
Ne zaman oldu
Söyle, yanılasın.
Zeynep Yemişçiler

Yalnız İkimiz
yine bir hikayenin sonundayız işte
kirli bir beyaz kedi
kendinden uzaklaştıkça
ruhu bedeninden kaçmış biri
anladım hissettiklerimin zahirini
o öyle bir duygu ki batını zahir yapıp
her geçen gün ahire taşır gibi
yalnız ikimiz biliyoruz neler geçtiğini
anılarına, zamana, konuşmalara
beraber şahidiz
yalnız ikimiz
her şey açığa çıkınca
müphem olan belirginleşti
seni ve bu tatlı musikiyi
bekleyen çok güzel yarınlar var şimdi
Nursel Öztürk
Visal
Yollar uzar gider,
Sen adımlarını seç;
Hâlin yoksa eğer,
Gel bu yoldan vazgeç.
Hasret ömürden gider,
Sen yılların trenini seç;
Bir adım at yeter,
Yıllar ayaklarının altında biter.
Vuslat nasırlı adımlar ister,
Taşları o adımlarla ayıklarım ben,
Sen o yoldan çiçeğini seç.
Vâsıl olur belki bir gün bu yollar,
Tutar da yılların hasretini çekerler;
Gönlüm seni istasyonda bekler,
Sen çiçeğini vereceğin vagonunu seç.
Ata Ediz


Your Scent
Your scent lingers like a cheap cigarette
I wish that we would have never met
The reality that you made with me
Felt so good I still believe I was dreaming
We would lie down on the wild grass
Hands intertwined, hours spent looking at stars
I still can not completely believe
Why'd you abandon me and won't let me live
Even after all those years when I smoke
And the smell on my fingers touches my lips
I am reminded of how'd you kiss
Your love is still something I miss
Abdullah Junaid
A Flower
A flower is awakened with a yawn,
With a fate sealed by an unknown
First, it was searching for some light,
This was an escape from dark to dawn
From its somnolency to wakefulness,
This was enlightenment from a blown
The first neighbor was a bumblebee,
Who has stolen the nectar and flown
There were the guests with benefits,
Which changed this beautiful yellow love into brown
The ones who wanted to exploit,
Were rewarded by an evil crown
The flower has insisted on love with hope,
When others were trying to drown
This is the story of a flower with endless love,
With a fate sealed by an unknown
Ata Ediz


Unutmamak ya da hatırlamak seni
Yağmurdan sonra açan güneş gibi
Kanat takıp uçmak gibi
Kendi gölgesinden kaçan
Bir çocuğun heyecanı gibi
Sanma ki daimdir bu devran.
Bir ışık zerresiyle birlikte
Çözülecek bütün bilmece.
Soracak ilk sorguyu yapan
“Şimdi hatırladın mı?” diye
Görmek şartını sana kim koydu ki?
Görsem hatırlardım diyesin.
O vakit gelince sus en iyisi.
Büktüğün boyun, merhametle yüzleşsin.
15.08.2022
Zeynep Yemişciler
